10 Aralık 1919 yılında hanımlar bir araya gelmişler, Türkiye’nin işgalini kınamak için bir komite kurmuşlar. Bu komitede bürokratların eşleri, Kastamonulu hanımefendiler, bu komitedeki çalışmalarıyla Türkiye’nin Güneydoğu Anadolu, Akdeniz ve Ege Bölgesinin işgalini kınamak için bir miting düzenlenmesine karar vermişler. Bu miting 10 Aralık 1919 yılında çok yoğun bir kış ayı Kız Öğretmen Okulunun bahçesinde 3000 tane hanım toplanarak bir araya gelerek miting düzenlemişler.
Kastamonu’nun kahraman Türk Kadını milletimizin birliğine, dirliğine, bütünlüğüne yapılan saldırıları şiddetle kınayarak gerekirse istiklal uğruna can vermeyi göze aldıklarını bütün dünyaya ilan etmişlerdir. Bu gözü pek ilan, ulusumuzun kadınıyla erkeğiyle yurdu ve bağımsızlığı konusundaki kararlılığını bütün dünyaya göstermiştir. Kastamonulu kadınlarımızın eylemi bununla da sınırlı kalmamıştır. Şerife Bacı ve Halime Çavuş gibi pek çok Kastamonulu kadın kahraman, ordumuzun mühimmatını bin bir güçlük içinde büyük fedakarlıklarla cepheye yetiştirmişler, hatta cephede Mehmetçiklerimizle omuz omuza savaşmışlardır. Fedakar yurtsever kadınlarımıza çok şey borçluyuz. İşte bu kahraman kadınların çocukları ve hemşerileri olmakla gurur duyuyoruz! 5 Aralık 1934’te kadınlarımıza milletvekili seçme ve seçilme hakkını tanıyan yasanın kabul edilişi de kadınlarımızın, bağımsızlığımızın kazanılmasında ve cumhuriyetin kurulmasındaki emek ve tartışmasız haklarının teslimidir. Ulusal kurtuluş savaşımız, kadınlarımız için aynı zamanda toplumsal özgürlük ve eşitlik mücadelesi olmuştur. Atatürk‘ün de vurguladığı gibi; bu hakları, hiçbir ülkenin kadını Türk kadınları kadar hak etmemiştir. Cumhuriyetimizin, Türk kimliğinin, ulusal varlığımızın, bütünlüğümüzün ve bağımsızlığımızın büyük tehditlerle karşı karşıya olduğu günümüzde de kadınlarımızın, bütün bu saldırıları tıpkı geçmişteki gibi ön saflarda göğüsleyeceklerine ve düşmana geçit vermeyeceklerine inanıyoruz…